Katarakt, göz merceğinin matlaşması sonucu görme kalitesinin bozulmasına yol açan yaygın bir göz rahatsızlığıdır. Bu hastalık, görme kaybına yol açmadan önce özellikle bulanık görme, renklerde solukluk ve gece görüşü zorluğu gibi belirtilerle kendini gösterir. Neyse ki, günümüzde katarakt tedavisi oldukça etkili yöntemlerle yapılabilmektedir. FAKO katarakt ameliyatı, kataraktın en yaygın ve en başarılı tedavi yöntemlerinden biri olup, hızlı iyileşme süresi ve minimum invaziv özellikleriyle dikkat çeker.
Bu yazımızda, FAKO katarakt ameliyatı ve bu ameliyatın avantajları hakkında detaylı bilgi vereceğiz. Ayrıca, katarakt ameliyatı süreci, iyileşme süresi ve fiyatlar hakkında da merak edilenleri açıklığa kavuşturacağız.
İçindekiler
FAKO Katarakt Ameliyatı Nedir?
FAKO (fakoemülsifikasyon) tekniği, katarakt tedavisinde kullanılan gelişmiş bir cerrahi yöntemdir. FAKO tekniği, gözdeki matlaşmış lensin, ultrason dalgaları ile parçalanarak alınmasını ve yerine bir göz içi merceği yerleştirilmesini sağlar. Bu yöntem sayesinde, kataraktın etkileri hızla giderilir ve hastalar net bir görüşe kavuşur. FAKO tekniği, dikişsiz bir ameliyat olması ve kısa iyileşme süresiyle diğer katarakt ameliyatlarından daha avantajlıdır.
FAKO Tekniği İle Katarakt Ameliyatı Nasıl Yapılır?
FAKO katarakt ameliyatı, genellikle lokal anestezi altında yapılır ve hastaya sadece göz damlası uygulanarak operasyon gerçekleştirilir. Bu sayede hastalar operasyon sırasında herhangi bir ağrı hissetmezler. Ameliyat süreci şu adımlardan oluşur:
- Hazırlık aşaması: Gözlere anestezi etkili damlalar uygulanarak, göz uyuşturulur ve işlem yapılacak alan hazırlığa getirilir.
- Kesik açılması: Operasyona başlamak için gözde yaklaşık 2-3 mm’lik bir kesik yapılır.
- Lensin parçalanması: Ultrason dalgaları kullanarak, kataraktlı lens parçalanır ve gözden alınır.
- Yeni lensin yerleştirilmesi: Parçalanan lensin yerine göz içi mercek yerleştirilir.
- Ameliyatın tamamlanması: Kesik dikişsiz bir şekilde kapanır ve işlem sonlandırılır.
Ameliyat genellikle 20 dakika içinde tamamlanır ve hastalar aynı gün içinde evlerine dönebilirler.
FAKO Tekniği İle Katarakt Ameliyatının Avantajları
FAKO tekniği, klasik katarakt ameliyatlarına göre birçok avantaja sahiptir:
- Dikişsiz bir işlem: Operasyon sırasında dikiş kullanılmaz, bu da iyileşme sürecini hızlandırır.
- Kısa ameliyat süresi: Ameliyat, genellikle 20 dakika gibi kısa bir sürede tamamlanır.
- Hızlı iyileşme: FAKO tekniği ile yapılan katarakt ameliyatı sonrasında iyileşme süresi oldukça kısadır ve hastalar kısa sürede günlük yaşantılarına dönebilirler.
- Anestezi gereksizliği: Ameliyat sırasında sadece göz damlası ile lokal anestezi uygulanır; genel anestezi gerektirmez.
- Minimum invaziv: Ameliyat sırasında küçük bir kesik yapılır, bu da komplikasyon riskini azaltır.
- Daha az ağrı ve rahatsızlık: Gözdeki küçük kesik ve dikiş gereksizliği sayesinde hastalar daha az ağrı hissederler.
Katarakt Ameliyatı Ne Zaman Yapılmalıdır?
Katarakt Ameliyatı İyileşme Süreci
FAKO katarakt ameliyatının iyileşme süresi genellikle 2-3 gün içinde başlar. Hastalar, birkaç saat içinde taburcu edilir ve gündelik hayatlarına dönebilirler. Ancak tam iyileşme 2 ila 4 hafta sürebilir. Ameliyat sonrası hastaların gözlerini korumaları ve doktorlarının önerilerine uymaları gereklidir.
Katarakt Ameliyatı Ne Zaman Yapılmalıdır?
Katarakt hastaları, görme kalitesinde belirgin bir düşüş yaşadıklarında ameliyatı düşünmelidirler. %60 görme kaybı yaşandığında katarakt ameliyatı yapılması önerilir. Bu süreçte gözlük kullanımı ve görme zorlukları artar, bu yüzden ameliyatı ertelemeden yapmak en doğrusudur.
Katarakt Ameliyatı Riskleri Nelerdir?
Katarakt ameliyatı genellikle güvenli bir işlemdir, ancak tüm cerrahi işlemler gibi bazı riskler taşır:
- Enfeksiyon: Cerrahi işlem sırasında enfeksiyon riski bulunmaktadır.
- Retina dekolmanı: Nadiren de olsa, retina zarar görebilir.
- Yüksek göz tansiyonu: Bazı hastalarda, ameliyat sonrası göz tansiyonunun artması olabilir.
- Lens kayması: Yeni yerleştirilen göz içi merceğin kayması durumu nadiren görülebilir.
Bu riskler, uzman bir göz cerrahı tarafından gerçekleştirilen operasyonlarla minimize edilebilir.
